Öncelikle temel tanımları hatırlamamız ve onun üzerine konuşmamızda fayda var. İş Ekipmanlarının asgari kriterleri, kullanımı, bakımı, onarımı, periyodik kontrolüne ilişkin mevzuatımız bize birtakım bilgiler sunuyor. Çalışma Bakanlığı’nın yayınlamış olduğu “İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları yönetmeliği” genel çerçeveyi çiziyor aslında. Öncelikle bu yönetmeliğe kısa bir göz atalım.
Yönetmeliğimiz iş ekipmanını “ İşin yapılmasında kullanılan herhangi bir makine, alet, tesis ve tesisat “olarak tanımlamıştır.
Yine aynı yönetmelik periyodik kontrolü “İş ekipmanlarının, bu yönetmelikte öngörülen aralıklarda ve belirtilen yöntemlere uygun olarak, yetkili kişilerce yapılan muayene, deney ve test faaliyetlerini”, ifade eder diyor.
Periyodik Muayene tanımına baktığımızda ise Periyodik belirli aralıklar yenilenen, dönemsel, Muayene ise gözden geçirme, inceleme, denetleme anlamını taşıyor.
Toparlayacak olursak mevzuatımız çalışma hayatında iş ekipmanlarını kullanan işverenlere bu konuda bir sorumluluk yüklüyor. Üretmek için hangi ekipmanı kullanıyorsan bunun bakım, onarım ve periyodik kontrolünden sorumlusun diyor. Her ekipmanın bakımının yapılarak kaydının tutulmasını ve Mevzuat gereği uzman kişiler tarafından yapılması gereken Periyodik Muayenesinin de yapılmasını istiyor.
Peki sahada durum nedir. Öncelikle sık karıştırılan bir duruma değinmek istiyorum. Periyodik Bakım ve Periyodik Muayene. İş ekipmanının Periyodik Muayenesini yaptırdın mı? sorusuna genellikle “bizim servis iyi çağırınca hemen geliyor sık sık yaptırıyoruz cevabını alabiliyoruz. Periyodik Bakım üreticinin belirlediği ve tavsiye ettiği genellikle kullanma kılavuzunda yazan servis bakımıdır. Periyodik Muayene ise yetkili kişilerce yapılan kontrollerdir. Periyodik Kontrol/muayene yerine kabul edilmez.
Periyodik muayene sürecinde karşılaşılan iki ana soruna değinmek gerekirse, 1-Periyodik muayene kriterleri 2- Periyodik Muayeneyi yapacak kişilerle ilgili kriterler başlığında değerlendirebiliriz.
1-Periyodik Muayene kriterlerine baktığımızda standartlar ve üretici tavsiyelerinin referans alınması gerektiği bildirilmekteyken saha uygulamalarına baktığımızda standartlara kolayca ulaşamayan periyodik muayene uzmanlarıyla karşılaşabiliyoruz. Bu konuda Bakanlık sadece periyodik kontrol uzmanlarına standartlara erişimi ücretsiz sağlayabilir. Güncellemeleride paylaşarak hataların önüne geçebilir.
Üretici tavsiyelerinde ise kontrolü yapılacak ekipman standart ve teknik hesaplamalardan uzak makine emniyet yönetmeliğine uygun olmayan özel imalat bir ekipman olarak çıkabiliyor karşımıza bazen de ekipmanın üretici ve teknik bilgileri kaybolmuş veya okunamaz duruma gelmiş olabiliyor. Öyle ekipmanlarla karşılaşıyorsunuz ki bir sürü toplama malzeme ile kaynaklı birleştirme yapılmış çalışır hale getirilmiş. Soruyorum; bu ekipmanın kaldırma kapasitesini beyan ediyorsun peki statik hesaplama yaptınmı? Malzeme seçimini neye göre yaptın? Şefim 20 yıldır çalışıyor bi işyerinde görmüştüm bende kendim kaynattım yaptım hesap filan bilmem diyebiliyor. Öyle bir zaman gelir ekipman kırılır iş kazası meydana gelir. İşte o zaman bilirkişi kullanılan malzemeden cıvatasına kadar sorgular çünkü kaza nedenini bir yere bağlamak çıkarımda bulunmak durumundadır. Tabi ki kaza olduktan sonra bunun kıymeti yoktur önemli olan işverenlerimizin üreticisi standartları belli olmayan ekipmanlarla çalışmamaları. Periyodik Kontrol yapan arkadaşlarımızın da bu tür ekipmanlara rapor düzenlememeleridir.
Bu gibi durumlarda belgelendirme kuruluşları ekipmanın standartlara uygunluğunu kontrol ederek yapılacak revizyonlarla uygunluğunu belgelendirebiliyor. Bu işlem sonrası periyodik kontrolün yapılması daha doğru olacaktır.
2-Periyodik Muayeneyi yapacak kişilerle ilgili ülkemizde son dönemde birtakım düzenlemelere gidildi. Periyodik kontrolleri gerçekleştirecek kişilere yetkilendirilmiş kurumlarca eğitim verilerek bakanlık tarafından kayıt numarası verilmesi sağlandı. Periyodik Kontrolleri yapacak kişilere eğitim verecek kurumlara yetkilendirilme yapıldı, eğitim içeriği belirlendi ancak eğitimler teorik ağırlıklı verildi. Teorik eğitimin yanında uygulama eğitiminin ve sınavının olması gerektiğini düşünenlerdenim. MYK sınavlarında olduğu gibi iki aşamalı sınavı olmalı. Forklifti, vinci, basınçlı kabı kontrol etme yeterliliği becerisi test edilmelidir. Periyodik Kontrolü yapan yetkili kişinin illaki de anahtar tutması, sökme takma yapması beklenmemelidir. Becerisi olmayabilir bu konuda zaten ekipman servisinden destek alınmalıdır. Ancak sahada ekipmanın karşısına geçip, ekipmanın teste konu parçalarını, bunların yerlerini gösterebilmeli ve çalışma sistemini,işlevini anlatabilmelidir. Geçemediği alanda aday yetkilendirmemelidir. İnsan hayatını etkileyen bu kontrollerde saha uygulama becerisi, tecrübesi şart olmalıdır.
Buraya kadar ekipmanın standartlara ve makine emniyet yönetmeliğine uyması gerektiğinde bahsettik, muayeneyi yapacak yetkili kişilerden bahsettik. Tabi Periyodik kontrol sektörünün gelişmesinde, kalitesinin artmasındaki en büyük engel hizmet ücretlerinin serbest olarak belirlenmesidir. İnsan hayatına etki eden bu çalışmada asgari taban fiyatın olmaması bu işin kalitesini düşürmekte sektörde yer alan firma ve çalışanların ayakta kalma adına uygun olmayan kontrollerini ortaya çıkarmaktadır.
Peki neler yapılabilir; yukarıdaki tespitler büyük oranda bu konuda çalışma yürüten Çalışma Bakanlığı İş Ekipmanları biriminde görevli büyüklerimizin düzenlemeleriyle aşılabilir.
İş Ekipmanlarının Periyodik kontrol sürelerinin aşılmaması için takip sistemi kurulabilir. Bu işin daha etkin olması için süresi yaklaşan ekipmanlar için elektronik bir düzenlemeyle yaklaşan tarihin ilgili birimlere bildirilmesi sağlanabilir. Örneğin, İşveren, İş Güvenliği Uzmanı, Son kontrolü yapan firma, Yetkili servis vb. kişilerin tanımlanan telefonlarına kısa mesaj olarak bildirim gidebilir. Bu bildirimler sonrası ekipmanın kontrolü yapılmayıp tarih geçtiğinde otomatik olarak Bakanlığın ilgili birimine mesaj gitmesi sağlanabilir. İş ekipmanlarının yıllarca aynı kişi tarafından kontrolünde işletme körlüğü oluşmasına karşı ise yetkili kontrol firması havuzundan farklı firmalar yönlendirilebilir.
Bakanlık kontrolde yetkilendirilecek kişiler için eğitiminde zorunlu olacak uygulama eğitim parkuru oluşturabilir. İlk Etapta Ankara -İstanbul-İzmir gibi büyük şehirler için yapılabilir. Sadece örnek ekipmanların bulunacağı bir alan. Eğitim, belge ücretlerinden ve bakanlığın gelirlerinden böyle bir yer oluşturulabilir düşüncesindeyim.
Peki bunları niçin yapalım? İş ekipmanı kaynaklı kazaların oranı hiçte az değil. Muayenesi yapılmamış bir arabanın trafikte olmasını nasıl istemiyorsak, muayenesi yapılmamış bir iş ekipmanında çalışma sahasında olmasını istememeliyiz. Her iki durumda da söz konusu olan insan hayatı.